ÜMRAN BULUT
"Sanat duyguların gölgesidir, karmakarışıklıktan doğsa da onlardan daha yalındır."
Sanat
Bir sanat eseri bize, gördüğümüz şeyi daha önce görmediğimizi öğretmelidir (Paul VALERY)
Resim yapmak duyumsama ve heyecanla yaşanan programlı ve düzenli bir süreç. Birbirlerine zıt olan kavramların sarmal olmuş hali. Sıkıntı, sevinç, heyecan, düşünme, sağduyu, özveri, üretim başroldeler. Bazen harmanlanarak tam bir kaos bazen de tam bir boşluk - sessizlik olarak kaygıların plastik değerlerle bütünleşmesini sağlıyorlar. Olaylar ve olgular birbirlerine uzak gibi görünseler de birbirlerini körükleyip etkileyebiliyorlar. Böylece resimde, öznel ve nesnel den doğan her an biçime yansıyor.
Daire geometrik bir biçim ve zamanın anlatımı için seçildi. Yan yana ve teğet kullanıldığında devingen, geçmiş, güncel ve geleceği içeren aynı zamanda da sonsuza açılan bir uzantı... Daireler ister somut, ister soyut resmedilsinler; kendi kompozisyonlarına eklenen gölgelerle ya da teğet dizilişleri ile bütünün parçaları olabilmekteler. Tıpkı zamanın parçacıkları ve bütünselliği gibi...(Ümran BULUT)
Ümran Bulut'un Resmi İçin Eleştiriler
Ümran Bulut' un resmi akılla sınanmış geometrik üslubu ile, önceden algılanmış ve hazırlanmış bir renk skalası içinde ortaya çıkıyor. Dairenin egemen olduğu geometrik formlar plastik endişeleri ve estetik olanı da gündemine alarak bir tür özgün dizayna ulaşmış. Ümit Gezgin, Sanat Çevresi, S:280
Ümran Bulut' un resimlerinde ilginç bir oluşum düzeni gözlenmektedir. Kadın doğası konusuna ilgili resimleri özlem, bekleyiş, özgürlük olgularını anlatır. Kadın evrensel bir figür olarak daima ön plandadır. Tuvali yuvarlatarak dinamizmi biçimsel olarak değerlendirir. Yüzeydeki soyut lekeler ve gölgeler vazgeçilmez işlevsellikleri ile resmin kurgusunu oluşturur. Sürekli çizgiler ise varoluşun görselliği için adeta resmin temel içeriğini anlatır. Erdem Yücel, Sanat Çevresi, S:284
Resimlerinin ana teması insan, öncelikle kadın. Ama gündelik yaşamda karşılaşılan sıradan kişileri betimlemiyor. Daha çok kavram olarak kadını ele alıyor. Belirsiz mekanlarda kimliksiz ve kişiliksiz, salt yansıtılmak istenen insana özgü duygular bağlamında. karamsar ve hüzün yüklü ya da özgür heyecanlı dinamik. Ayla Ersoy, Sanat Çevresi, S: 211
Nasıl sevinçle hüzün, aydınlıkla karanlık, iyilikle kötülük, doğumla ölüm birlikte yan yana var oluyorsa sanatçı da farklı formları değişik renklerle üst üste ve yan yana düzenleyerek simgesel bir anlatımla yaşamın tüm kaosuna gönderme yapıyor. Bu soyut geometrik düzende her daire kendi içindeki kompozisyonuna ek olarak, bir başkasıyla da ilişki kuruyor, yaşamdaki süreklilik gibi değişerek devam ediyor. Ayla Ersoy, 500 Türk Sanatçısı, Altın Yayınları
Bulut, statik gibi duran noktalarda bile aslında devinim halinde bir varlığa, varoluşa ve biçimsel formata doğru evirilmek istiyor. Yuvarlak formları eklediği dokularda ve giderek onları bir gölge kılıf içine alarak çoğaltmak istemesinde hep bu devinim ve aynı zamanda statik olan içinde aranan dinamizm yatmaktadır. Ümit Gezgin, Sanat Çevresi, S:279